Bu yazımda Amerika Colorado’da yer alan ünlü kayak merkezi Aspen’e gidiyoruz. Önceki iki yazımda Amerika Colorado gezi notları – 1 ve Amerika Colorado gezi notları – 2, Garden of the Gods ve Rocky Mountain National Park gezilerimden bahsetmiştim. O yazılarımı okumayanlar linklerden erişebilirler.
Ramazan Bayramı’nın ilk günü 3. haftamızın Cumartesi gününe denk geldi ve Colorado’da yaşayan Türkler’in organize ettiği köfte ikramlı piknik etkinliği 6 kişilik ekibimizin, çoğunun dikkatini çekti. Türk, köfte ve bayram üçlüsünü yeterince görmüş birisi olarak, hiç görmediğim Aspen’e gitmek bana daha cazip geldi ve 2 kişi yola koyulduk. Denver’dan Aspen’e 5 saat civarı bir yolumuz vardı. Sabah 10 civarı yola çıktık ve yol üstünde çok şirin bir kasabada kahvaltı için mola verdik. Rastgele durduğumuz bu yerde omlet ve kahve siparişi verdik. Bizdeki gibi çay kültürü fazla olmadığı için tercihim kahve oldu. Ama omlet gerçekten harikaydı. Nedenini bilmiyorum ama Amerika’da yumurtalar nedense çok lezzetli.
Silverthorne, CO
Aradan sonra tekrar harika manzaralı yolumuza devam ettik. Eğer Colorado’da planlı bir yere gidiyorsanız yolda hiç planlamadığınız harika yerler göreceğinize emin olabilirsiniz. Manzaranın keyfine dalmış giderken gördüğümüz tabeladan Silverthorne şehrine giriş yapmıştık ve daha sonra bizi nehir, orman ve dağ üçlüsünün olduğu harika bir manzara karşıladı. Burada arabayı hemen kenara çektik ve fotoğraf almak için bulunduğumuz yerden nehrin oraya indim. Burada bir yürüyüş patikası bulunmaktaydı, eğer zamanınız varsa bu doğa harikasının tadını çıkartın. Asıl hedefimiz Aspen’di ama yol karşımıza öyle güzel yerler çıkarıyordu ki buraları es geçmek mümkün değildi.

Burada oturup saatlerce manzarayı seyredebilirsiniz, ancak yolumuz uzundu ve hareket etmemiz gerekiyordu. Günübirlik bir gezi için çok fazla vaktimiz yoktu ve yola devam ettik. Aspen’e giden iki yol mevcuttu, Silverthorne’dan sonra ya Vail şehrine ya da Leadville şehrine doğru dönmeniz gerekiyor. Biz yazı tura atarak Leadville yönünü tercih ettik. Bu şehirde öncekiler gibi oldukça küçük ve şirindi.
Leadville, CO

Burada çok fazla vakit kaybetmeden tekrar yola koyulduk. Şehirden çıktıktan sonra irtifa almaya başladık, yukarıya çıktıkça altımızda kalan manzara da bir o kadar güzelleşiyordu. Aspen’e daha yolumuz vardı ama az kalmıştı. Çıktığımız seyir tepesinden etrafı izledik. Burada yürüyüş patikaları bulunmakta hava güzel olmasına rağmen rüzgarlı ve erimeyen karlar mevcut.

Aspen
Yolumuz 5 saatti ancak manzara o kadar güzeldi ki Aspen’e ne ara geldiğimizi anlamadım. Yol boyunca ormanlar, dağlar, nehirler, çevre şehirlere spor amaçlı giden arabalar, karavanlar, bisikletler bize eşlik etti. Hayatım boyunca sanırım en keyif aldığım yolculuk budur. Aspen’e girerken ilk defa kısa süreli bir trafik yaşadık. Amerika kayak merkezlerinin en ünlüsü olan ve sosyetenin gözde kış tatil tercihi Aspen’de Dünya’nın en pahalı evleri de bulunmakta. Biz yazın geldiğimiz için sanırım sakin bir dönemine denk geldik. Arabayı otoparka park ettikten sonra bu ufak şehirde dolanmaya başladık. Kışın Amerika’dan ve Dünya’dan ünlülerin jetleriyle akın ettiği bu şehrin her yerinden lükslük akıyordu. Bu küçük şehir mücevherat, antika, kaliteli markaların mağazaları, lüks restoran ve oteller, sanat müzelerine ve bir çok şeye ev sahipliği yapıyordu. Bu lüksün içinde tabii kasaba halkı da burada yaşamıyor. Şehre yakın bir bölge de kalan halk, merkeze git gel yapıyor.


Aspen’de üç tane kayak merkezi bulunmakta bunlar; Snowmass, Highland ve Buttermilk. Bu farklı yerlerden seviyenize uygun olanını seçebilirsiniz. Burada gece kayak yapmak yasak. Kayak ekipmanları kiralayabileceğiniz yerler mevcut. Teleferikle tepeye çıkmak mümkün buradan tüm şehir ayaklarınızın altında ve yukarıya çıktığınızda şehirden gözükmeyen harika bir manzara sizi bekliyor. Kişi başı ücret 20$ civarında olan bu yolculuğa arabayla da çıkılabiliyor. Ama verdiğiniz ücrete kesinlikle değer. Yaklaşık 15 dakikalık bir yolculuktan sonra tepeye vardık ve hiç beklemediğim harika bir manzarayla karşılaştım.

Uçsuz bucaksız ormanı, dağı ve gökyüzünü karşınızda görünce mest olmamanız elde değil. Buraya çıkacaksanız ek masraf olmaması açısından şehirden içeceklerinizi yanınıza alın. Burada oturup manzarayı seyrederken bir şeyler içmek istersiniz. Yarım saat bu manzaranın keyfini çıkardıktan sonra, iştahımızın açılması ve dönüş yoluna da yavaştan geçmemiz gerektiği için tekrar teleferikle merkezin yolunu tuttuk. Unutmadan eğer yukarıya çıkacaksanız, teleferik dört buçuğa kadar çalışmakta planınızı ona göre yapmanızda fayda var.

Aşağıya inip deniz ürünleri satan bir restoranda, çorba, yengeç, midye ve istiridye yedik ve ilk defa soluklanma imkanımız oldu. Bu restoranda çalışan Romanyalı bir kız aramızda Türkçe konuşunca Türk olduğumuzu anladı ve bizimle biraz sohbet etti. Work and Travel amaçlı geldiği bu şehirde kalma süresini uzatmış. Aspen gezip görmek için çok güzel bir yer fakat burada yapacak çok fazla şey yok bu yüzden yerleşik hayatta sıkılmanız mümkün. Restorandan ayrıldık, arabayı otoparktan alıp dönüş yoluna hazırlandık. Benzin istasyonundan yol için soğuk kahve alıp devam ettik. Dönüşte gelmediğimiz yollardan geçiyorduk bu rotada oldukça keyifliydi. Yol üstünde tekrar bir yemek molası verdik. Tüm gün boyunca yol ve gezmek epey yorucu olmuştu. Otele döndüğümüzde saat 12’ye gelmek üzereydi. Her şeye rağmen yorgunluğa değen bir gün olmuştu. Ama bu tür uzak şehirler için günübirlik plan yapmak yorucu olduğundan o gün orada konaklayarak oldukça mantıklı.
Bu uzun yola ve yorgunluğa rağmen yolculuğun her anından büyük bir keyif aldım. Bunda sanırım yola beklentisiz çıkmamın da payı büyük. Soru ve görüşlerinizi yorum kısmında belirtebilirsiniz. Sonraki maceralarda görüşmek üzere.